Çin’in İç Moğolistan Özerk bölgesinde, 7 Ağustos’ta bir kadında tespit edilen veba türünün şimdi ise aynı kişinin kocası ve kızında görüldüğü bildirildi
Çin’in kuzeyindeki İç Moğolistan Özerk bölgesinde, iki hıyarcıklı (bubonik) veba vakası daha tespit edildi.
Yerel yönetim hükümeti resmi internet sitesinden yaptığı açıklamada, 7 Ağustos’ta bir kadında tespit edilen veba türünün şimdi ise aynı kişinin kocası ve kızında görüldüğünü duyurdu.
Çoğunlukla kemirgenler tarafından yayılan ve oldukça bulaşıcı olan hıyarcıklı veba enfeksiyonu vakaları, Çin’de genelde düşük oranda seyrediyor.
Hıyarcıklı veba enfeksiyonu vakaları Çin’de en çok İç Moğolistan ve kuzeybatıdaki Ningxia eyaletinde görüldü.
Bubonik (hıyarcıklı) veba nedir?
Veba, dağ sıçanı gibi memelilerde bulunan ve hayvanlardan insanlara bulaşabilen Yersinia pestis bakterisinin neden olduğu bir hastalık.
Hıyarcıklı veba ise hastalığın en yaygın şekli ve enfekte bir pirenin ısırmasından kaynaklanıyor.
Belirtileri neler?
Kara vebaya neden olan üç formdan biri olan bubonik veba, vücuda girdikten sonra 2-8 günlük kuluçka süresini takiben lenf bezlerinin şişmesi, ağrıması, yüksek ateş, titreme ve öksürükle kendini gösteriyor.
Tedavisi var mı?
Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre, hıyarcıklı veba enfeksiyonu zamanında tedavi edilmediği takdirde ölümlere yol açabiliyor.
Özellikle Moğolistan’da ve ABD’nin güneybatısında her yıl vakaların görüldüğünü belirten DSÖ yetkililerine göre, eğer tedavi edilmezse hastalık yüzde 30 ila yüzde 100 arasında yüksek bir ölüm oranına sahip.
Ancak hastalığın antibiyotiklerle kolayca tedavisi mümkün.
‘Salgın riski düşük’
Hastalıktan korunmanın en etkili yolu ise hastalığın bulaşmasına neden olan pirelerin yaşadığı yerlerden ve hayvanlardan uzak durmak.
Dünya Sağlık Örgütü’ne göre Çin’deki bubonik veba vakaları şu aşamada yüksek risk oluşturmuyor
REKLAMOrtaçağ’da Avrupa’nın nüfusunun azalmasına yol açtı
1346 – 1353 yılları arasında meydana gelen Kara Veba salgınının 75 ila 200 milyon arasında insanı öldürdüğüne inanılıyor. Tam sayıları bilmek mümkün olmasa da özellikle Avrupa nüfusunun bu yıllarda yüzde 30 ila yüzde 60 oranda azaldığı belirtiliyor.
Yaşanan kıyım sonrası toplumda Tanrı’nın ve kilisenin sorgulanmasına sebep olan Kara Veba salgınının dinde reformun ve hayatın pek çok alanında rönesansın başlamasının başlıca nedenlerinden biri olduğu biliniyor.